Irmak Leyla Hançer 15 yaşındaydı. Ziyaretine gittiği babaannesinin evinde depreme yakalandı. Geride, yüreği paramparça bir baba ve o acılı fotoğraf kaldı.
Kızını depremde kaybeden Acılı baba, depremden dakikalar sonra kızının bulunduğu binaya gitti. Molozların altında sıkışan kızını buldu ve sabaha kadar bekledi. Ancak kızı, çoktan hayata gözlerini yummuştu.
Kızını depremde kaybeden baba, eşi ve 3 çocuğuyla birlikte acının yıl dönümünde ailesiyle birlikte Kahramanmaraş’a geldi. Hançer, şehre girer girmez ilk olarak Kapıçam Şehir Mezarlığı’na giderek kızı Irmak Leyla’nın kabrini ziyaret etti. Kızının mezarının başına çiçek bırakan Hançer, duygusal anlar yaşadı.
” O ATEŞ HALA SÖNMEDİ “
Her ne kadar Ankara’da yaşasa da sık sık Kahramanmaraş’a gelip kızının mezarını ziyaret ettiğini ifade eden Hançer, “Babaannesinde kalıyordu işte, gezmeye gittiydi oraya. 2 saatliğine gittiydi, işte gelmedi. Her şeyi yarım kaldı. Her şeyimiz bitti yani, her şeyimiz kayboldu, yok oldu. Fırından çıktık geldik bir ümitle ama ümitlerimizin hepsi yarım kaldı. Geldiğimizde hep enkaz yığınıyla karşılaştık. Belden aşağısı enkazın altındaydı. Ellerinden öptüm, yanaklarından öptüm. İşte ellerine sarıldım, ellerini öptüm ama hiçbir çare bulamadık. Anında gitmiş anında. Çok kötüymüş evlat acısı. Yani yüreğimizin başında ateş yanıyor daha da sönmedi, daha da sönmedi yani” dedi.